Eski bakanlardan DSP Parti Meclisi üyesi Masum Türker, partisinin 17 Mayıs Pazar günü yapılacak olağanüstü kurultayında genel başkan adayı olduğunu açıklayarak, ''Adaylığımı açıklayana kadar hiç kimseden icazet almadım'' dedi.
Türker, Gazeteciler Cemiyeti'nde bazı milletvekilleri ve parti örgütlerinden temsilcilerin katılımıyla düzenlediği basın toplantısında, Mardin'de 44 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıyla ilgili üzüntüsünü dile getirdi.
12 Eylül darbesinden sonra büyük bir sıkıntı içinde kurulan DSP'nin, 24. yaşını tamamlamak üzere olduğunu kaydeden Türker, ''DSP felsefesinin kurucusu'' Bülent Ecevit'e şükran duygularını ifade etti. Türker, kurucu Genel Başkan Rahşan Ecevit ve eski genel başkan Zeki Sezer'e de teşekkür etti.
Sezer'in, aksi yöndeki görüşlere rağmen genel başkanlıktan istifa ettiğini, bu kararının ardından geri dönmeyen tek siyasi parti genel başkanı olduğunu belirten Türker, ''Bir siyasi parti kurmak ve geliştirmek kolay iş değil. Bunu en iyi demokratik solcular bilir. Hep bir başka partiyle birleşip kimliğimizi kaybetmeye seo zorlandık. Oysa demokratik solcular, sol yelpazedeki diğer partilerden çok farklıdır'' diye konuştu.
Türker, 24 yıldır eleştirilen ve yok sayılmaya çalışılan, önce solun, daha sonra da Türkiye'nin birinci partisi olan, ulusal duruşu, Irak savaşına geçit vermemesi nedeniyle çeşitli komplolarla Parlamento dışına itilen demokratik solcuların, davalarını sürdürerek bugüne geldiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
''Bugüne gelen bu camia, genel başkanımızın onurlu, gururlu ve Türk siyasetine örnek olan bu istifasından sonra dağılamazdı. Bilakis kuran sayın rahmetli Bülent Ecevit'e, DSP'de yenilenmenin yolunu açan Zeki Sezer'e layık bir örgüt olduğumuzu göstermek için tekrar birlikteliğini sürdürecek arayışlara ihtiyaç vardı. Bu konuda çeşitli şekillerde bazı arkadaşlarımız aday oldu. Ben de Demokratik Sol Parti'nin bugüne kadar 24 yıl içinde oluşturduğu demokratik sol kültürün, tekrar demokratik sol iktidara yürüyecek bir olgu içinde çalışmalarını sürdürmek ve bu konuda birlikte organize etmek üzere genel başkanlığa aday oldum.''
DSP'nin bir lider partisi değil, kadro ve örgüt partisi olacağını ifade eden Türker, Türkiye'nin en önemli sorunlarının dış politika ve ekonomi alanında olduğunu, kendisinin de bugüne kadar hep ekonomi alanında çalışma yürüttüğünü, artık ekonomik sorunların ekonomiyi anlayan kişilerce çözülmesi gerektiğini söyledi.
''İçimizde naylon demokratik solcu olmayacak. Bizatihi bu kültürü özümseyenler olacak'' diyen Türker, Güneydoğu'daki sorunun çözümünün sosyal ve ekonomik önlemlerle mümkün olabileceğine dikkati çekti.
Türker, çalışmalarını çamur atmadan, aynı gemide olduklarının bilinciyle sürdüreceğini belirterek, kurultayda genel başkanlık için yarışacak diğer adaylara başarı diledi.
''HİÇ KİMSEDEN İCAZET ALMADIM''
Gazetecilerin, ''Arkanızda kaç kişi var?'' sorusu üzerine Türker, basın toplantısında Ankara, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Kırıkkale, Kastamonu, Zonguldak, Uşak gibi bir çok il örgütünden temsilciler bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
''Bu saate kadar, adaylığımı açıklayana kadar, hiç kimseden icazet almadım. Yalnız 'örgütün gücüyle ve iradesiyle bir örgüt ve kadro partisinin liderliğine aday olacağımı' söylemiştim. Bugüne kadar delegelerin yüzde 80'ine telefonla ulaştım. Bazı arkadaşlarla bulundukları yerlerde konuştum. Bazıları toplantı halindeyken benimle konuştular, kararlarını bildirdiler. Onlar, ilk kararlarını benim aday olmam yönünde kullandılar. Ondan sonra da 'adaylığını açıkla gün geliyor' diye başladılar. Ben onların adayı olarak sizin aranızdayım.''
''Zeki Sezer ve Rahşan Ecevit ile görüş alışverişiniz oldu mu?'' sorusuna karşılık da Türker, daha önce Sezer'in genel başkanlığa tekrar aday olması gerektiği düşüncesini ifade ettiğini, Sezer'in tekrar aday olmaması halinde aday olacağını açıkladığını hatırlattı.
Türker, adaylığı ile ilgili kararı üzerine Sezer'in kendisini arayarak başarı dilediğini anlattı.
Rahşan Ecevit'in ise DSP'nin kurucu genel başkanı olduğunu, kendisine siyaseten değer verdiğini kaydeden Türker, ''Kendileri şu anda bir aday çıkartmışlardır. Bu vesileyle çıkardıkları adaya başarılar diliyorum. Dolayısıyla taraftır. Kendi adayı ile yarışacağım bu seçimde. Bu konuda kendisine artık herhangi bir şey danışmam söz konusu olmaz. Ben kendimi örgüte emanet ettim. Örgüt varsa bu partide Masum Türker olacaktır. Örgütün sevgisi, desteği yoksa zaten Masum Türker'in liderliği sona erecektir. Allah bana bu liderliği sona erdirecek yanlışları yaptırmasın, beni hep örgütle birlikte ve onların adayı olmaya teşvik etsin'' şeklinde konuştu.
Kategori : POLİTİKA