Uluslararası Para Fonu (IMF), üye ülkelere borç verme şartlarında değişikliğe giderek, iyi yönetilen gelişmekte olan piyasa ekonomilerinin faydalanabileceği yeni bir kredi hattı imkanı oluşturdu.
Üst düzey IMF yetkilileri dün yaptıkları açıklamada, değişikliğin Fon'un ülkeleri destekleme yöntemleri açısından bir dönüm noktası olduğunu ve yeni imkanla, gelişmekte olan ülkelerin global ekonomik sıkıntıları atlatabilmeleri için IMF'den daha kolay kredi alabileceklerini belirttiler.
Daha esnek şartları olan yeni kredi hattı, belirli koşulları karşılayan ülkelere, isterlerse anında yararlanabilecekleri, isterlerse de global ekonomik koşulların kötüleşmesine karşı güvence olarak tutabilecekleri bir kredi havuzuna erişim imkanı verecek.
florida seo >Yeni kredi hattı, IMF'nin Ekim ayında uygulamaya koyduğu kısa vadeli likidite imkanının yerini alıyor. Kısa vadeli likidite imkanı, sağlanan finansmanın çok küçük olduğu ve geri ödeme takviminin çok katı olduğu gerekçesiyle üye ülkelerden rağbet görmemişti.
IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn dün yaptığı yazılı açıklamada, "Bu reformlar IMF'nin üye ülkelere sağladığı ve özellikle şimdiki gibi kriz anlarında ihtiyaç duyulan yardımlarda önemli bir değişimi gösteriyor. Borç vermede sağlanılan bu esneklik, koşulların daha hızlı işleme alınacak şekilde düzenlenmesi, üye ülkelerin ihtiyaçlarına daha etkin cevap vermemize yardımcı olacak. Dolayısıyla da krizi atlatabilmeleri ve sürdürülebilir büyümeye ulaşmalarına yardımcı olacak" dedi.
IMF, yapılan değişikliklerle, kredi hattı imkanını kullanacak ülkelerin alacakları borç için "önceden belirlenmiş bir üst sınır" olmayacak. Ödemeler ise üç ile beş yıl arasında yapılacak.
HEDEF KRİZLERİ ÖNLEMEK
IMF Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, Reuters Financial Television'a yaptığı açıklamada, geçmişte iyi performans gösteren ülkelerin bile finansman bulmakta güçlük çektiklerini, yeni kredi hattıyla ekonomilerinde ciddi daralmaları önlemenin hedeflendiğini belirtti.
Lipsky, IMF'nin stand-by kredi anlaşmaları da dahil olmak üzere, tüm programlarına katılım koşullarının sadeleştirileceğini ve maliyetlerinin düşürüleceğini belirtti.
Programlara katılan ekonomilerin tüm sorunlarını çözmek yerine, acil önlem alınması gereken alanlara odaklanılacağını belirten Lipsky, "Geleneksel stand-by anlaşmalarımızın koşulları, para politikası, mali politika ve kur politikasının ana unsurlarına odaklandırılacak. Sürdürülebilir ekonomik büyüme elde etmek için geniş kapsamlı makro ekonomik çerçevenin uygun olmasını
sağlayacağız" dedi.
Bunlara ek olarak, ülkelerin kredi programlarında koşul olan yapısal reform hedeflerine ulaşamamaları durumunda, resmi performans muafiyeti almaları gerekmeyecek.
Stand-by anlaşmalarıyla alınacak kredi hacmi ise iki katına çıkarılarak, üye ülkelere IMF kotalarının altı katına kadar kredi verilebilecek. Bu seviyenin üzerindeki kredi başvuruları ise, olağanüstü erişim prosedürleri kapsamında, tek başına değerlendirilecek.
TÜRKİYE DE FAYDALANABİLECEK
IMF strateji, politika ve değerlendirme bölümü başkanı Rıza Moghadam, değişikliklerden halen stand-by anlaşması olan Romanya veya anlaşma sürecinde bulunan Türkiye gibi ülkelerin faydalanacağını belirtti.
Moghadam, değişikliklerin 1 Mayıs'tan itibaren yürürlüğe gireceğini,finansmana daha kolay erişim imkanının ise derhal geçerli olacağını belirtti.Ülkelerin ödemelerinde yapılacak değişiklikler ise 1 Ağustos'tan itibaren geçerli olacak.
Kategori : GÜNCEL