Erdoğan İzmiri CHPden alacak

Erdoğan İzmiri CHPden alacak
Başbakan Erdoğan, İzmir'i kafasını taktı, CHP'nin elinden alacak. Erdoğan'ın bu konuda İzmirlilere bir de uyarısı var.Abone ol

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Birileri çıkıyor diyor ki 'Diyarbakır bizim kalemizdir', birileri çıkıyor 'Eskişehir bizim kalemizdir', birileri çıkıyor 'İzmir bizim kalemizdir' diyor. Kimsenin şehirlerimizin hür iradesini, insanımızın hür iradesini ipotek altına almaya hakkı yoktur, olamaz'' dedi.

Erdoğan, partisince Gündoğdu Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmasına, ''İzmir'in yiğit, mert insanları, çatal yürekli efelerini selamlıyorum'' diyerek başladı.

İzmir'in ilkler şehri olduğunu, vatan savunmasına İzmir'de atılan ilk kurşunla başlanıldığını, İstiklal Savaşı'nı kazanan Türkiye'nin istikbal imkanının bu kentten doğduğunu, ilk büyük ekonomik kongrenin 1923 yılında İzmir İktisat Kongresi adıyla yapıldığını, o kongrede alınan kararlarla, güçlü Türkiye'nin inşa edildiğini anlatan Erdoğan, Adnan Menderes ve arkadaşlarının Demokrat Parti'yi İzmir'de kurduğunu kaydetti.

Türkiye'de ilk futbol maç rusca seo ının 1877 yılında İzmir'de oynandığını, Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanan ilk Anadolu takımının İzmir'den Göztepe, Türkiye Kupası'nı kazanan ilk Anadolu takımının da yine İzmir takımı Altay olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Peki bu İzmir şimdi nerede? Siyasette, demokraside, ekonomide, kültürde, sanatta, sporda ilkleri başaran o şanlı İzmir, şimdi nerede? İlkleri gerçekleştiren, Türkiye'ye öncülük eden İzmir'e küçük düşünmek yakışmaz. İzmir'e durmak yakışmaz. Türkiye'ye küçük düşünmek yakışmaz. Onun için hep birlikte haykırıyoruz. İzmir'i Türkiye duysun, İzmir'i Ege duysun. İzmir'i tüm dünya duysun. Sen Türkiye'sin, sen İzmir'sin, İzmirliye küçük düşünmek yakışmaz. İzmirli büyük düşünür. İnanıyorum ki 29 Martta da büyük düşünecektir.''

''GERİLİM SİYASETİ YAPIYORLAR''

Bazı partilerin meydanlarda, gazetelerde, televizyonlarda gerilim siyaseti yaptığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

''Birileri çıkıyor diyor ki 'Diyarbakır bizim kalemizdir.' Birileri çıkıyor 'Eskişehir bizim kalemizdir.' Birileri çıkıyor, 'İzmir bizim kalemizdir' diyor. Değerli kardeşlerim, kimsenin şehirlerimizin hür iradesini, insanımızın hür iradesini ipotek almaya hakkı yoktur, olamaz. Ama bunlar her nasılsa bu hakkı kendilerinde görüyorlar. Bunların demokrasi anlayışları saltanattan farksız. Kendi partilerinde saltanat sürdükleri yetmezmiş gibi, şehirlerimizi de payitaht gibi görüyorlar. Türkiye'yi bir bütün olarak savunamıyorlar, kucaklayamıyorlar. Onun için de Sivas'tan öte gidemiyorlar. Dün nasıl olduysa söyledik, söyledik, söyledik, en sonun da Baykal Mardin'e gitti. Güzel bir gelişme. Anlamlı bir gelişme. Zaten biz de bunu bekliyorduk. Şimdi istiyorum ki şöyle Hakkari'ye doğru uzansın. Van'a doğru uzansın. Çünkü Türkiye'nin yüzölçümü 780 bin kilometrekare Sayın Baykal. Siyasetçisin, hepsine gideceksin, hepsine. Sadece Ankara, İzmir, İstanbul, böyle bir şey olmaz. 81 vilayetimizin hepsine gideceksin. Öyle zannediyorum ki bundan sonra gidecek. 71.5 milyon insanımızın tamamına konuşacaksın. Ama ona da alışmaya başladı. Çünkü dün Mardin'de bu noktada da bazı değişimler gördük. Biz bütün vatan topraklarına adil hizmet götürmenin mücadelesini veriyoruz. Çünkü AK Parti bir bölge partisi değildir.''

Yola çıkarken 'bölgesel, etnik, dinsel milliyetçiliğe hayır' dediklerini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Niçin? Çünkü biz ülkemizdeki tüm etnik unsurları Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında topladık, hepsini kucaklıyoruz. Ayrım yok. Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Gürcüsüyle, Abazasıyla, Boşnağıyla, ne olursa olsun, yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Bölgesel ayrım yok. Biz İzmir'e nasıl bakıyorsak, Van'a da öyle bakıyoruz. Biz Sinop'a nasıl bakıyorsak, Hatay'a da öyle bakıyoruz. 780 bin kilometrekareye öyle bakıyoruz. Çünkü AK Parti tek bir şehrin, tek bir kentin değil, 81 vilayetimizin ortak partisidir. AK Parti milletin partisidir. 71.5 milyon insanımızın hakkını, hukukunu, hürriyetini savunan partidir. Dinsel milliyetçilik de yok. Çünkü Türkiye'de az da olsa Müslümanların dışında Hristiyan da yaşıyor, Musevi de yaşıyor, dolayısıyla biz onlara da aynı mesafedeyiz. Onlar da bizim vatandaşımız. Onların da inanç güvenliği, can güvenliği, mal güvenliği, hepsi bizim teminatımız altındadır.''



Kategori : GÜNCEL