Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, 4207 sayılı kanun gereği 19 Temmuz 2009 tarihinden itibaren lokantalar, kahvehane, kafeterya ve birahanelerde sigara yasağının başlayacağını hatırlatarak, ''Bir 18 ay daha süre istemenin mantıklı bir gerekçesi olamaz'' dedi.
Dağlı, yaptığı açıklamada, sağlıklı nesiller adına atılmış en önemli adımlardan biri olan genişletilmiş sigara yasaklarının yarın 1. yıl dönümü olduğunu hatırlattı.
Kanunun, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli halk sağlığı kanunlarından biri olduğunu, bu nedenle kanuna sahip çıkılarak uygulanmasının önemli olduğunu vurgulayan Dağlı, 5727 sayılı yasa ile kuvvetlendirilerek 19 Mayıs 2008 tarihinde yürürlüğe giren 4207 sayılı yasanın uygulanmasında lokantala türkmen çocuk bakıcı r, kahvehane, kafeterya, birahaneler için 18 ay süre tanındığını hatırlattı.
Dağlı, ''Kanun gereği 19 Temmuz 2009 tarihinden itibaren lokantalar, kahvehane, kafeterya, birahanelerde sigara yasağı başlayacaktır. Dünya nefesini tuttu bizi izliyor. Tamamen sigarasız 13. ülke olacağız. Halk sağlığı önderliği ile yola çıkmış ülkemizin geri adım atma olanağı yoktur. Yasakların başlaması için hazırlık süresi gerekmez. Bir 18 ay daha süre istemenin mantıklı bir gerekçesi olamaz. Kalan iki ay işletmeleri temizleme ve yasak yazılarını asmak için yeterli süredir'' dedi.
''YASAK İŞLETMELERİ ZARAR ETTİRMEZ''
İşletmelerin tütün ürünleri kullanılan ve kullanılmayan bölümler yapıp havalandırma taktırma süresi istediklerine işaret eden Dağlı, ''Kanun böyle bir ayrıma izin vermemektedir. Dolayısıyla böyle bir süreye de ihtiyaç yoktur. Yasayı durdurmaya çalışmak işletme çalışanının sağlığını hiçe saymaktır'' görüşünü dile getirdi.
Dağlı, işletme karlılığı öne sürülerek, insanları hastalık ve ölüme sürüklemenin kabul edilemez olduğunu ve yasal yaptırım gerektirdiğini kaydetti.
Havalandırma sistemlerinin tütün dumanını temizlemediğini, bu konuda birçok bilimsel çalışma yapıldığını ve bunun raporlarla belgelendiğini ifade eden Dağlı, sigara firmalarının işletmelere havalandırma sistemleri taktıracağının beyan edilmesinin, kanunu engellemek için yanıltıcı kampanyaların arkasında sigara endüstrisi olduğunu bir kez daha gösterdiğini vurguladı.
Dağlı, Türkiye'nin 2004 yılında imzaladığı Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi gereği havalandırma sistemi koyarak sigara içilen yer ayırmanın uygun olmadığını dile getirdi.
Sigara yasağının işletmeleri zarar ettirmeyeceğini, benzer kanunların çıktığı hiç bir ülkede de işletmelerin zarar etmediğini, sigara endüstrisinin ikram sektörünü yanlış verilerle korkuttuğunu savunan Dağlı, açıklamasında şunları kaydetti:
''Hastalığın ve ölümün devam etmesinden para kazanmayı istemek ahlak dışıdır. 4207 sayılı kanun, sigara içmeyenlerin kapalı alanlarda sağlığını korumak, ülkemizde yaşayan milyonlarca kronik akciğer hastası, astımlı, kalp hastası, hamile, yaşlı ve çocukların giremedikleri tütün dumanlı alanları ortadan kaldırarak ayrımcılığa son vermektedir. 4207 sayılı kanun, ülkemizde sigara içen 22 milyon kişinin bağımlılığından kurtulması, yılda sigaraya bağlı 100 bin ölümün, 90 bin akciğer kanserinin azalması için , gençlerin sigaraya başlamaması için bir fırsattır. İşletme karı kandırmacası ile en önemli halk sağlığı yasasının önüne çıkmak, hastalığı, ölümü devam ettirmeyi talep etmektir. Hastaların, çocukların, sigara içmeyen 50 milyon kişiyi gözardı etmektir.''
Kategori : SAĞLIK